• awesome images Güncelleniyor...
  • info@eplusturkiye.org
  • Anasayfa
  • HAYATIMIZ LOJİSTİK - E+ Türkiye

-Kelime anlamı ile Antik Yunan, Roma ve Bizans uygarlıklarında ihtiyaçların dağıtımı ve finanse edilmesinden sorumlu Logistikas denen bölümler ve subaylar vardı. Oxford Üniversitesi, sözlüğünde lojistik kelimesi; ‘Askerlik biliminin personel, teçhizat, malzeme taşıma ve bakım ile ilgili bir dalı’ olarak tarif edilen Lojistik günümüze kadar uzanan sürede birçok evrimlere uğrayıp bugün tüm dünyanın vazgeçemeyeceği bir işleyiş haline gelmiştir.

Nefes aldığımız sürece bir takım ihtiyaçlarımız hep var olacaktır. Bunlar; barınma, yeme, içme sosyal ve fizyolojik olarak adlandırılabilir. Peki ya bunların gerçekleşmesi için neye ihtiyacımız var? İhtiyaçlarımızın sağlanması tedarik edilmesi ve bizlere ulaşması için gerekli olan bu sistemin bir adı yok mu derken Lojistik kelimesi hemen yardıma koşuyor.

Tarihsel süreç olarak lojistik

Vazgeçilmez olmasının nedenleri;

Bir sabah uyanındınız ve haberlerde alt yazı olarak spikerlerin ağzından şu cümleleri duysanız; yüksek girdi maliyetleri petrol vb. uluslararası serbest dolaşım ve taşıma hukukunda ki giderilmeyen eksiklerden dolayı; X Armatör gemisini Y Havayolu şirketi uçağını Z Nakliyecisi Tırını bir sonra ki alınacak olan karara kadar faaliyetlerini durdurma kararı aldı dese belki hiç ilginizi çekmeyebilir, kanalı değiştirip ya da televizyonu kapatabilirsiniz…

Fakat X armatörünün gemisinde 1 ay sonra binecek olduğumuz araba, sabah kahvaltıda yiyeceğimiz Fransız gravyerinin geldiğini bilseniz işte o zaman biraz daha heyecanlanıp ellerinizle çenenizi ovuşturup başınızı 45 derecelik açıyla bir sağa bir sola çevirebilirsiniz.

Lojistiğin hayatımızın neresinde olduğunu öğrenmek için sabah yataktan kalktığımızdan akşam yatağa geri girerken ki ana kadar ihtiyacımız ola her şeyin bir lojistik işleyişin parçası olduğunu birazdan daha iyi anlamış olacaksınız.

-Sabah yataktan kalkıp yüzünüzü yıkadıktan sonra kullandığınız havlunun %71 ihtimalle gemi ile 24 günlük bir yolculuk ile sizin onları alabileceğiniz mağazalara gelmesi, -Nespresso makinenizin o harika sesini duymadan güne başlayamayacağınız ve içerken sanki kendinizi hayata karşı 3-0 önde başlatan o harika kahvelerin çok çok çok uzaklardan Güney Afrikalardan 25 ile 40 gün arasında raflarda yerini alması


-Ara öğünlerinizde yiyecek olduğunuz içine koymadan asla onu yememeniz gerektiğini düşündüğünüz, üzerini süsleyip sosyal medya hesaplarınızda 6 saniyelik hikayelerle paylaştığınız yulaf lapanızın üstünde ki muz mango ve yaban mersininin 30 gün gibi bir yolculukla sofralarımıza gelirken ne kadar zahmetli bir yolculuk çektiğini bilseniz belki de bu tüketim çılgınlıklarımız daha aza indirgenir.

Sektör büyüklüğünü daha iyi anlayabilmemiz adına ;

Küresel lojistik sektörünün büyüklüğünün 8-12 trilyon ABD doları düzeyinde olduğu varsayılmaktadır (Maiden, 2020). Söz konusu tahmin ise lojistik sektörü büyüklüğünün küresel gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH’nın) yaklaşık %10-12’si düzeyinde olduğu varsayımıyla yapılmaktadır. Bu çerçevede, 2018 yılı küresel lojistik sektörü büyüklüğünün 9,6 trilyon ABD doları düzeyinde olduğu tahmin edilmekte olup karayolu nakliyesi, stok hareketleri, depolama, lojistik yönetimi, havayolu, demiryolu, taşıma işleri organizasyonu ve deniz, iç sular ve diğer ayrımında tahmin edilen alt sektörler bazındaki büyüklükler Şekil 1’de sunulmaktadır. Sıralanan alt hizmet türleri içerisinde ulaştırma hizmetlerinin payının yaklaşık %56 düzeyinde olduğu dikkati çekmektedir. Mikro düzeyde firmaların verimliliğinin artırılması, girdi maliyetlerinin düşürülmesi ve rekabet gücünün yükseltilmesi noktasında ulaştırma sistemleri, lojistik faaliyetlerin en temel belirleyicilerindendir. Diğer taraftan uluslararası ticarette denizyolunun payı yaklaşık %80 düzeyinde olup, uluslararası denizyolu taşımacılığı 1970 yılında 2,6 milyar ton iken 2019 yılında 11,1 milyar ton düzeyine yükselmiştir (UNCTAD, 2021; UNCTAD, 2020a:3). Ayrıca uluslararası denizyolu taşımacılığında ortaya çıkan konsolidasyon ve yoğunlaşma ile birlikte gemi büyüklüklerinin artması yönündeki eğilim devam etmektedir.

Belirtilen çizelgede sektör hacmi yer almaktadır.

Kafamızda eğer bir şeyler canlanmaya başladıysa gelin hep birlikte bu zincirin kusursuz işleyişini daha yakında inceleyelim.

İşleyiş şeması yukarıda ki gibidir.

Yukarıda görmüş olduğunuz görselde tek bir aşamada oluşan gecikme,aksama biz hane halkına nasıl olumsuz yansıyacağını güncel bir örnekle anlatacak olursak;


Mevcutta savaş halinde olan Ukrayna – Rusya buralardan dünyanın herhangi bir yerine gidecek olan hizmet veya tüketim mallarının süren savaş dolayısıyla ülkeden çıkış yapamaması bizlerin o mala erişiminde kısıt yaşayacağımızı, çıksa bile dahi geç çıkması nedeniyle savaştan dolayı az üretilen malların zamanında (Just in Time) bizlere ulaşamaması oldukça problem teşkil etmektedir. Oluşan gecikmeden dolayı stokçuluk,kara borsa, fırsatçılık gibi bir çok yakından tanıdığımız ve bildiğimiz kavramlarla her an karşı karşıya kalmamız söz konusu olacaktır. Bu nedenle bu sistemin hayatımızın her yerinde nasıl olduğunu bilmemizde fayda görmekteyim.

Bilinçli toplumlar kaliteli yaşamlar sürer. Bilinçsiz toplumlar ise önlerine dayatılan iyi ya da kötü sistemin kölesi olarak hayata devam eder,
-petrol girdi miktarlarına endişelenip,
-yaşadığımız ülkenin uluslararası piyasalarda ki söz hakkı ve konumunu,
tüketeceğimiz bir ürünün bizlere gelene kadar ki geçirdiği yolcukları merak edip,
-yapılacak olan liman faaliyetlerini araştırıp -serbest bölgelerin daha aktif kullanılması

gibi eksiklikleri dile getirip, olumlu ya da olumsuz eleştirilerle daha da canlı tutacak yöneticiler seçip toplumların başına geldikleri görevleri en iyi şekilde icra edecek insanların bulunması için çaba gösterip, taraf olmaktan çekinmeyip hayatımızın daha iyi idame ettirilebilmesi için sorun yaşamamak adına yukarıda bahsedilen sistemin iyi işleyebilmesi için her koşulda fikirlerimizi belirtmeliyiz. Unutmayalım ki dünya da bir değişim görmek istiyorsak bunu ilk önce bulunduğumuz küçük çevreden başlayarak gerçekleştirebiliriz.
Herkes kendi evinin önünü süpürdüğünde sokaklarımız zaten daha temiz ve daha yaşanılabilir olacaktır. Biz ülkemizde bu sistemin işleyişini olumlu yönde sağlayabilirsek dünyada ki değişimine de öncü olabiliriz.

Buraya kadar yazımı okuyup ilgiyle takip ettiğiniz için teşekkür ederim.

Kadir BİLGİN

Yorum Yap