• awesome images Güncelleniyor...
  • info@eplusturkiye.org

Bu bir konfor alanından çıkma ve tabuları yenme hikayesidir.

Herkese selamlar, bu yazıda 2022 yılı Ocak ayından Şubat ayı sonuna kadar süren dil bilmeden, yol bilmeden Polonya’da 2 ay boyunca gittiğim ilk başlarda acaba hata mı yaptım diye düşündüren ama sonrasında hayatımda verdiğim en güzel karar olduğunun farkına vardığım ESC projesini anlatacağım.

Projeye seçilme sürecim ve Polonya’ya doğru yolculuk.

Bir projeye gitmek yeni tecrübeler edinmek gerçekten çok istiyordum. Bunun için proje araştırmaları yapmaya başlamıştım. Bu benim ilk tecrübem olacağı için kısa dönem ESC projesine gitmenin daha doğru olacağını düşündüm. Ardından Polonya’da bana uygun olduğunu düşündüğüm bu projeye başvurmayı karar verdim. CV ve motivasyon mektubumu hazırladım. Bunları nasıl hazırlayacağınızı bilmiyorsanız endişelenmeyin bende bilmiyordum BURADAN öğrendim’ ve başvurumu yaptım. Daha sonra ev sahibi kuruluştan bir e posta geldi: benle mülakat yapmak istiyorlardı. Tabi beni bir heyecan ve stres sarmaya başladı ama korkularımın yersiz olduğunu mülakat sırasında anladım. Sadece beni daha yakından tanımak ve sorularımı cevaplamak istiyorlardı, sonrasında koordinatörüm İngilizcemin iyi olmadığını anladı. Ve sorularımın cevaplanması için orada gönüllülük yapmış bir Türk’le beni konuşturdu. Bu beni çok rahatlatmıştı.

Polonya’da ki ilk haftam, oryantasyon süreci

Doğru söylemek gerekirse ilk hafta benim için çok zor geçmişti. Elimde telefonla sürekli çeviri kullanarak diğer gönüllülerle iletişim kurmaya çalışıyordum. Ve gün sonunda baş ağrısından duramıyordum. Oradaki koordinatörüm ve arkadaşlarım beni sürekli İngilizce konuşmam, yanlış da olsa sadece konuşmam için zorladılar. Bu benim İngilizcemi geliştiren en büyük etmen oldu. İlk bir haftanın sonunda dilimin geliştiğini hissediyordum. Artık çeviriye bakmıyordum ve konuşulan şeyleri anlayabiliyordum. 1 hafta da bu kadar gelişmek beni çok şaşırtmıştı. Aslında tek yaptığım bilmediğim kelimeleri not almak , anlamadığım cümlelerin gramerlerini akşam eve geldiğimde çalışmaktı.

Çalışma ortamım ve oradaki görevlerim

ESC programı ile gittiğinizde hafta içinde 5 – 8 saat arasında çalışmanız gerekli. Ayrıca etkinlik programı önceden belirli oluyor ve oryantasyonda ne yapacağınız ile ilgili bilgileniyoruz. Benim gittiğim zaman Polonya’da okullar yarıyıl tatiliydi. Bu tatilde okullar wintercamp denilen bir programda etkinlikler ve workshoplar yaptılar. Çocukların yaratıcığını, aktif katılımını ve yeni kültürler öğrenmesini sağlayan mükemmel bir program. Ben ekibim ile beraber çocuklara el işleri yaptırıyor. Ek olarak takım çalışmasını geliştiren oyunlar oynatıyor ve futbol , voleybol , saklambaç gibi oyunlar oynatarak hareket etmelerini sağlıyorduk. Çocukların İngilizcesi de iyi olmadığı için iletişimi beden dili ile rahatlıkla yapabiliyordum 🙂

Yeni dostluklar , tecrübeler ve güzel anılar

Bu projenin bana kattığı en güzel şeylerden biri ise orada edindiğim arkadaşlıklar ve beraber geçirdiğimiz günler oldu. Her hafta sonu gece trene binip farklı bir yere gitmek, yeni insanlar ve kültürler keşfetmek… Projenin üzerinde baya bir zaman geçti. Ama hala düzenli olarak konuştuğum hatta geçen günlerde yüz yüze görüştüğüm bile arkadaşlarım var. Yola çıkmak için tek ihtiyacınız olan şey cesaret geri kalanlar yolculuk esnasında tamamlanıyor emin olun. Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Yazar: Baturay Yiğit Çakır

Dil Bilmeden ESC Projesine Gitmek  yazımda umarım merak ettiğiniz sorulara cevap olmuştur. Unutmayın güzel bir seyahat geçirmek istiyorsanız hazırlık her zaman iyidir. Yazıyı sonuna kadar okuduğun için teşekkür ederim.
Keyifli seyahatler dilerim…

Daha fazla blog yazısı okumak için buraya tıklayın.
Merak ettiklerinizi ve sormak istediklerinizi yorum kısmına bırakabilirsiniz.

Bizi takip etmeyi unutma! 
-InstagramFacebookTwitterThreadsTelegramWhatsapp Duyuru Kanalı

Erasmus+ ve ESC projeleri için BURAYA tıkla!

Yorum Yap