2 Günde Roma

Bazı şehirler insan hayatında derin izler bırakır. Daha sonra gittiğiniz hiçbir ülke ve ya hiçbir şehir size benzer biz hazzı vermeyebilir. Aksini iddia edenler olabilir ama benim için gerçek bir tanedir. İsmini duymak bile kalbimin hızla çarpmasına sebep olabiliyor. Roma için daha bir çok methiyeler dizebilirim, fakat yine de eksik kalan bir şeyler olabilir. Hal böyleyken ben sadece bir hafta sonu kaçamağı için bile yolunuz düşerse diye size Roma da panaromik bir hafta sonu nasıl geçer biraz bahsedeyim.

1. GÜN

Havalimanına ayaklarınızı bastığınız anda kendinizi Roma’nın kollarına bırakabilirsiniz. Hemen bir shuttle ile şehrin merkezi sayılabilecek Termini dediğimiz lokasyona kendinizi çok uygun miktarlı biletler ile bıraktırabiliriz. Daha sonra bulduğunuz ilk uygun fiyatlı otele yerleşip soluğu Trevi Çeşmesi, Piazza di Trevi, diğer adıyla aşk çeşmesine 10 dakikalık bir yürüyüşle atıyoruz.

Kalabalık ve hengamenin bir araya getirmiş olduğu bir etki ile karşılaşsanız da yürüyüş yollarının her iki yanında ki dondurmacılardan Il Gelato denilen o meşhur İtalyan dondurmalarının tadına çeşme kalabalığının arasında baktıktan sonra yönümüzü Roma’nın o meşhur yapılarından Panteon’a sadece 4 dakikalık bir yürümeyle atıyoruz.

Mimarisi o kadar ilgi çekici bir yapı ki bu yapıyı görür görmez insanın aklına karşısında ki bir mekanda meşhur İtalyan kokteyllerinden aperol ya da limoncello içip o yapıyı saatlerce izlemek müthiş bir keyif. Bir yandan da uzun bir yolculuk sonrası gelen açlık hissini bastırmak için biraz dinlendikten sonra kalkııyoruz. Pastificio Guerra, Via della Croce ‘de ki o meşhur taze makarnalarıyla ünlü mekana doğru gidiyoruz. Her köşe başında ayrı bir tarih kokan Roma sokaklarını dolaşa dolaşa gidiyoruz.

5 dakika sonra sokağa yayılan o mis gibi koku ve belirli saat aralıklarında oluşan kuyruklarla karşılıyoruz. Pastificio bizleri makarna + bir bardak şarap ikilisine 4€ verip bu ikiliyi ellerimize alıyoruz. Hemen çok yakınlarında olan Spanish Steps’e doğru gidiyoruz. Kendimize oturacak bir yer bulup bu ikili lezzetin keyfini çıkarıyoruz.

Günün ilerleyen saatlerinde Otelimizin bulunduğu bölge olan Termini dediğimiz bölgeye dönerken meşhur ara sokakların tadını çıkarıyoruz. Bulduğumuz her köşe başında fotoğraf çekilmeyi ihmal etmiyoruz. Akşam için gençlerin ve lokalin daha çok olduğu bir bölgeye Trastevere’ye geçiyoruz. Mesafe olarak 4.5 km termini civarından bindiğimiz metrolar ile 15-20 dakika arasında varış sağlayabiliyoruz.

Mekan tavsiyesi vermiyorum çünkü her mekan benim için ayrı bir öneme sahip. Çünkü her antipastici de her pub da mutlaka çok güzel anılarım olduğu için hepsini tavsiye ediyorum. Bir de şu sözüm kulaklarınızda olsun. Romadayken Romalılar gibi yaşayın. Başka yerlerde başkaları gibi yaşamasanız da olur. 🙂 Bir Romalı gibi davranırsanız gerçek eğlence güzellikler sizi mutlaka buluyor.

Burada kokteyl içebilir,şarap tadımları yapabilir, antipasti denilen atıştırmalıklarla gecenizi güzelleştirebilirsiniz. Gecenin sonunda açık olan bir dilim pizzacıdan mutlaka bir dilim pizza alın. Ve otelin yolunu öyle tutun derim ben 🙂

2. GÜN

2. Gün için sabah kahvaltısını İtalya ya kadar gelmişken yine Panteon civarında bulduğunuz ilk kruvasancıdan bir kruvasan alabilirsiniz. Yanına güzel bir kahve ile taçlandırıp ister karşınıza Panteonu alabilirsiniz. Yerlilerin yapmaktan en çok keyif aldığı hem yürüyüp hem atıştırma yaptığı halde şansınızı deneyebilirsiniz.

İlerleyen saatlerde sizleri Roma’nın en güzel mimarisinden biri olan Kollezyum karşılamış olacak. Romada her yapı çok güzel fakat Kollezyum bambaşka bir çok ilke sahipliğiyle birlikte bir çok ta özelliği barındırıyor. Panteona çok yakın olduğu için ufak bir yürüyüşle buraya ulaşabilirsiniz.

Yapıyı isterseniz dışarıdan inceledikten sonra içeriye girebilirsiniz. Biletli ve uzun kuyruk bekleme garantili isterseniz bu yapının dışardan keyfini uzun uzuna sürebilirsiniz. Hemen kollezyumun güney yakasında ki kokteyl barlardan birinde aperitivo saatleri denilen içki yanında ki eşlikçilerin bedava tadabilirsiniz. Ve bu konsept ile keyif yapabilirsiniz.

Günün geri kalan kısmında avrupanın önemli alışveriş caddelerinden biri olan Via del corso’da salınarak yürümenin etraftaki butikleri incelemenin caddenin sonunda yine güzel bir mimari olan Vittoria Emanuele abidesinin önünde fotoğrafınızı çekip işte artık siz de ben Roma’ya geldim postu atabilirsiniz.

2.gün akşamı için Roma da yine Trastavere’yi sevdiyseniz buranın tadını tekrar çıkarabilirsiniz. Ya da lokalde 2.bölge de ara sokaklarda ki parti evlerinde bir gençlik partisine katılabilirsiniz. Pazar sabahı için sizlere Roma’nın içinde ki ayrı bir ülke olarak adlandırılan Vatikanı gezebilirsiniz. Ve civarını gezebilirsiniz. İspanyol merdivenlerine yakın olan Pompi adlı Tiramisu yapan yerde 5€ vererek tatlı ihtiyacınızı giderebilirsiniz.

Roma dönüşü yapılacaklar alışverişini bırakıyorum.

Toscanello Sigara puro,
Limoncello likör,
Fıstıklı likör,
Aperol,
Umarım 2 günlük Roma seyehatinizde bu bilgilerden faydalanırsınız,teşekkür ederim.

Seyahatlerim hakkında daha fazla yazıya ulaşmak için buraya tıklayın.
Merak ettikleriniz ve sormak istedikleriniz yorum kısmına bırakabilirsiniz.

Yazar: Kadir Bilgin