Herkese selamlar. Doğma büyüme Adanalı biri olarak bu yazımda sizlere elimden geldiğince Adana kültürünü ve doğru bilinen yanlışları aktarmaya çalışacağım. Öncelikle Adana denince aklınıza ne geliyor? Hepinizin şu an güneşe ateş atan insanlar ve bizim ‘cono’ olarak adlandırdığımız insanların geldiğine eminim. Esmer kara kaşlı , kara gözlü , kaba konuşan bıyıklı abiler. Benim şahsen aldığım en çok tepkiler : ‘AAA Adanalı mısın yaa hiç göstermiyorsun’. ‘Adana’dan nasıl bu kadar kibar çıkabildin ya’ ‘AA sizde de dışarı çıkılıp takılacak yerler var mı’ ‘Adana çok korkunç ya iyi sağlam kalmışsın’. Bunları arttırabilirim ama sıkılmayın diye kesiyorum. Hazırsanız gerçek Adana kültürüne gelelim. Öncelikle görmeniz gereken yerlerden başlayacağım.

Varda Köprüsü(Alman Köprüsü)

Bu güzel köprümüz Almanlar tarafından yapılmış ve 1912 yılında hizmete açılmıştır. Şehir merkezinden biraz uzak kalsa da bence görülmeye değer.

Kapıkaya Kanyonu

Hemen bu güzel kanyon ile devam ediyoruz. Alman köprüsüne gitmişken muhteşem bir yürüyüş deneyimi ve doğa harikasını görmek isterseniz de bu kanyon mutlaka görmeniz gerekenlerdendir.

Sabancı Merkez Cami ve Parkı

Şehrin tam merkezinde olan bu güzel cami ve park mutlaka görmeniz gerekenlerdendir. Türkiye’nin 2. En büyük camisidir ve parkı da bir o kadar büyüktür. İçecek ve yiyeceklerinizi alıp şehir merkezini gezdikten hemen sonra dinlenebileceğiniz muhteşem bir yerdir.

Taş Köprü

Adana Taş Köprü Seyhan Nehrindedir ve dünyanın kullanılan en eski köprülerinden biridir. Şehir merkezindedir ve mutlaka görülmesi gerekenlerden biridir.

Turgut Özal Bulvarı

Gelelim gençlerin takıldığı yerlere! Bunlardan ilki Turgut Özal Bulvarıdır. Genelde dershanelerin ve kafelerin, yemekçilerin ve barların olduğu bir yer olduğundan dolayı öğrencilerin ve gençlerin sık sık takılmayı tercih ettiği bir yerdir. Burada ihtiyacınız olan her şeyi bulabilirsiniz ve yerel halkı, yaşam tarzını görmek isterseniz mutlaka uğramalısınız.

Ziyapaşa-Atatürk Caddesi-Gazipaşa

Turgut Özal gibi buralar da aynı şekilde gençlerin takılmayı en çok tercih ettiği yerlerdir. Bu 3 caddeyi 19 yıl Adana’da yaşamış biri olarak sürekli karıştırıyorum çünkü iç içeler o yüzden her buluşmaya ‘’Hadi Ziyapaşa’ya gidelim’’ dedikten sonra bir mekan adı söylediğimde ‘’İyi de Alper orası Gazipaşa’da? ’’ gibi cevap alıyorum. Bence hepsi aynı arkadaşlar! Özal’dan farkı buranın kalitesinin bir tık daha fazla olması ve daha fazla bar, gece kulübü tarzı mekanların olmasıdır. Burada da yeme , içme gibi her şeyi bulabilirsiniz ; ben akşamüstü mutlaka uğramanız gerektiğini düşünüyorum.

EEE Gelelim Yeme İçmeye

Adana Kebap

Yani fazla söze gerek yok arkadaşlar… Ben bir Adanalı olarak size gördüğünüz büyük lüks kebapçılardan ziyade salaş ve küçük mekanlarda yemenizi tavsiye ederim. Eminim lüks mekanlarda da beğeneceksiniz fakat arada çook lezzet farkı var. Yeni nesil kebapçılar bir de makarna , mantar gibi yan ürünler getiriyor , tatları güzel olsa da biz oraya kebap yemeye gidiyoruz ama di mi ! Neyse seçimi size bırakıyorum.

Şalgam

Eğer Doğanay şalgamı gerçek şalgam sanıyorsanız Adana’ya bir an önce bekleniyorsunuz !

Sarımsaklı Köfte(Fellah Köftesi)

Iyy sarımsaklı köfte mi olur ?! Demeyin öyle lütfen ve ön yargınızı bırakıp tadın. Adeta köfteli sarımsak yiyorsunuz ama ben ki sarımsaktan pek haz etmem , bu muhteşem yemek önüme konulduğu zaman 2 saniye düşünmüyorum yemek için. Genelde altın günlerinde , ev gezmesinde vs. görebileceğiniz ve gezmeci teyzelerimizin vazgeçilmezidir.

Analı Kızlı

İçli köfte seviyorsanız sizi böyle alalım. Adeta küçük içli köfte topları ve boş içli köfteleri salçalı suda yüzdürdüğünüzü ve onu afiyetle yediğinizi düşünün !

Sıkma

Kahvaltıların vazgeçilmezi! Genelde bu şekil hamarat teyzelerimizin yaptığı ve başında taze taze pişse de sarsalar ve yesem dediğiniz bu muhteşem lezzet. Tadı gözlemeye çok benziyor aralarındaki bariz fark dürüm şeklinde servis edilmesi. İstanbul’a geldiğimde insanların sıkmayı bilmemesine ve yememesine oldukça şaşırmış ve üzülmüştüm doğrusu!

Bici Bici

Yazın malum 45 derece sıcaklarda en iyi ne gider , tabii ki bici bici ! Bu buzlu(karsanbaç) , nişastadan yapılan hamuru(bici bici) , gülsuyu ve olmazsa olmaz pudra şekeri ile üstün meyve ile servis edilen o muhteşem Adana harikası.

Ciğer

Şahsen benim çok tercih ettiğim bir yemek olmasa da yer vermesem Adana halkı tarafından aforoz edileceğim bir yiyecek. İnsanların sabah saat 6-7-8’de kapıda uğruna kuyruklar oluşturduğu o yemek! Eminim daha önce ciğer yemişsinizdir ama bir de sabahın köründe yemeyi deneyin. İşte bunu diğer her şeyi övdüğüm gibi övemeyeceğim ama siz gene de bir deneyin ve şans verin o kadar Adanalı yapıyorsa bir bildikleri vardır herhalde !

Mumbar-İşkembe-Şırdan

Şekli ve kokusu sebebiyle insanları pek çekmese de şahsen Adana’ya gider gitmez benim soluğu bulduğum yiyeceklerdir. Gerçekten anlatmaya gerek olduğunu düşünmüyorum , tadına baktıktan sonra bana tavsiyem için  teşekkür edeceksiniz.

Eveet yazımın sonuna geldik! Bana kalsa daha 10 sayfa övebilir ve bahsedebilirdim ama bir yerde bitirmem gerekiyor. Umarım yazım faydalı olmuştur , hatam olduysa şimdiden Adana halkından özür diliyorum ve hepinizi Eylül-Mart arasında bekliyoruz! Yerinizde olsam Adana rotamı yaz aylarında oluşturmam , uyarmadı demeyin sonra güneşe ateş etmek isteyebilirsiniz !

“Adana Gezi Rehberi”yazım umarım merak ettiğiniz sorulara cevap olmuştur. Yazıyı sonuna kadar okuduğunuz için teşekkür ederim. Keyifli seyahatler dilerim…

YAZAR : ALPER KADİR KARTUM

Daha fazla blog yazısı okumak için buraya tıklayın.
Merak ettiklerinizi ve sormak istediklerinizi yorum kısmına bırakabilirsiniz.

Bizi takip etmeyi unutma! 
-Instagram, Facebook, Twitter, Threads, Telegram, Whatsapp Duyuru Kanalı

Erasmus+ ve ESC projeleri için BURAYA tıkla!